28 Temmuz 2012 Cumartesi

İLKLER KUTUSU



Uzun zamandır aklımda bu düşünce vardı. bugün yapabildim biraz özensiz oldu ama daha süslenecek. Kızımın ilk oyuncağı, ilk çorabı, ilk kesilen saçını filan şimdilik aklıma gelen bunlar.  Büyüdükçe ilk karnesini ve başka ilklerini koyarım herhalde ve evlenince bu kutuyu kendisine hediye ederim diye düşünüyorum.




Bebeklik eşyalarının bir çoğunu başkaları kullansın diye vermişim ama minik elbiselerinden en çok giydiklerinden sakladım tabiki.

Ben kutuları kurcalarken illaki bunları giyeceğim diye zorla içine girebildi önlüksüz bebek olmaz diye onu da taktı.



26 Temmuz 2012 Perşembe

BU TÜL ÇOK İŞE YARAR


Tülleri kızımın odasında çok kullandım ama bu seferki kullanış sebebim sinek ısırıklarından kurtarıyor kızımı rahat uyuyoruz.
Bakıyorum hemen hemen tüm çocukların bacakları kolları kıp kırmızı sinek ısırığı, tülümüz  sayesinde biz bunları yaşamıyoruz.
İlk önce duvara çivi çakıp öyle asmayı denedim kullanışlı olmadı
Bu şekilde yatağının başlarının yüksek olması kolay kullanımızı sağladı.

17 Temmuz 2012 Salı

MİNİK ELLER YİNE ÇİZİKTİRME PEŞİNDE


Renkleri kullanmaya bayılıyor.
Resimdeki teyzesi ve yanındaki de onların eviymiş.
Zeynep'in bu ilgisi ve alakası ileride ne olur bilmem ama yaptığı resimler 51 aylık bir çocuğa göre iyi sayılır.


Bu günlerde birbirine benzer resimler yapıyor.

14 Temmuz 2012 Cumartesi

KOLAY KOLYELER YAPALIM


Ben Üniversite yıllarımdan beri kendi takılarımı kendim yaparım.
Bu becerimi kızıma miras bırakacağım, bu günlerde Zeynep ile birlikte bir şeyler ortaya çıkarıyoruz size de fikir olması açısından bir kaç örnek sunmak istedim.
Yeni başlamak isteyenler için basit yaptıklarımızı sunalım ilerleyen günlerde modelleri zorlaştırız.
Malzemelerimiz sadece bunlar


Sadece düğüm atıyoruz o kadar


ve bitmiş hali

10 Temmuz 2012 Salı

EVDE MEYVELİ DONDURMA YAPIMI


Kızım her gün dondurma istiyor aklıma bu fikir geldi bugün dolapta kalan kayısıları değerlendirdim başka zaman da başka meyvelerle deneyeceğiz.
Kayısıları rendeledim

Sonra da kalıplara koyup dondurdum, buz kalıplarına da konulabilir.

 Miniklere afiyet olsun.

5 Temmuz 2012 Perşembe

YAZ OKULUNA GÖNDERMELİ Mİ?


Çocukla evde yaz tatili nasıl değerlendirilir?
Daha önce burada 3-4 yaş çocuğuyla yapılacak aktiviteleri yazmıştım. Ama anneler bir süre sonra artık faaliyet görmek istemiyor çünkü bir zaman sonra bıktırıyor artık.

Eğer tatile gidilmeyecekse veya tatil zamanına daha çok varsa anne ve çocuk evde sıkılır. Sıkılan
çocuk televizyon ve bilgisayar düşkünü olur aynı zamanda da anneyle uğraşır.

İşte; gün içinde annenin işleri çoğu zaman bitmez veya bitse de dinlensem dediği anda biraz kendine zaman ayırmak istediği vakitlerde çocuğun anneden isteği bitmez, annenin isteklerine cevap vermeye gücü yoksa ilişkileri zedelenir.

Bahçeli evlerde oturanlar çok şanslı ama bizim gibi apartmanda olup parka da özel gitmek gerekiyorsa çocuk artık bunalıyor. Bu nedenle yaz okuluna şartlarımızı zorlayıp göndermeyi tercih ettik.

Zeynep çok sakin ve kendi halinde bir çocuk girdiği ortama hemen ayak uyduramaz bu eylülde ana sınıfına başlayacağı için onu yavaş yavaş okula hazırlıyorum. Birden okulun ana sınıfına bırakmayı denesem beni zor bırakacak ağlayıp kıyameti koparacaktı. Ama ben onu şimdiden alıştırmak istedim geçen sene oyun grubuna gittiğimiz Üsküdar'da bulunan Asude Oyun Evine götürüyorum. Yuvanın sahibesi Asuman hanıma güvenim tam olduğundan içim rahat.
Daha önceki seneden bu okula aşina olduğundan ve dün de tam gün yanında olduğundan bugün rahat bıraktım.
Bugün ilk günümüz bakalım nasıl gelişecek okul maceramız.
Eve gelince sanki sürekli kolumda taşıdığım çantamı dışarıda unutmuşum gibi oldu. Ev bomboş ve sessiz böyle mi olyor ilk ayrılıklar ayy çok duygulandım. Kızımı şimdiden özledim.

2 Temmuz 2012 Pazartesi

GDO'lu MISIR YEDİK GALİBA



Geçen gün pazardan mısır aldım Zeynep çok seviyor (bir oturuşta 2-3 tane yiyecek kadar) fakat tadında farklılık vardı. Evet mevsimi daha gelmedi fakat birçok tezgahta görünce aldım. Haşlamadan bile yenilecek kadar taze ve sulu, tadı çok güzeldi  önceden yediğim mısırlara hiç benzemiyordu. Dışarıda bardaklarda satılan mısır tadındaydı. Onlar malum ithal mısırlar.

Zeynep ile çok mücadele edip bardakta haşlanmış mısır almama savaşından galip gelmiştim fakat şimdi pazardan hiç bilmeden kendim mutfağa almışım.

Biz GDO nedir ne değildir diye düşünürken ithalat başlamış pazara inmiş bizim mutfağımıza girmiş bile. Mısırın bile genetiğini değiştirmişler paranoyak olacağız artık güvenle yiyebileceğimiz yiyecek bulamamaktan dolayı. Çocuklarımıza nasıl bir dünya bırakıyoruz?

Bu konuda biraz araştırma yaptım;
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...