10 Eylül 2012 Pazartesi

RÜZGAR GİBİ GEÇTİ

Ankara da geçirdiğimiz bir haftayı arşivlemek istedim buyrun.
 
Yol boyunca heyecanından uyuyamadı beklemeyi ve sabrı öğrendik.
 
                               Teyzemizin yanında mutluluk sarhoşu oluyoruz.

 
Bir grup genç metroda izin isteyerek müthiş bir müzik ziyafeti verdi biz yol arkadaşlarına.

 

 
                       Anneannenin özel kuş gübresiyle beslediği sardunyaları :) yanında da kızarmayı beceremeyen domatesleri.

 
Su balonları güzelce şişirildi zar zor bağlandı.
 
 
Doğa ile birlikte bir güzel patlatıldı. Birbirlerine atamadılar ıslanmamak için.
 
 
Benim de çocukken oynadığım bu sokakta şimdi kızım oynuyor.
 
 
                Dedemizin torunları için yaptığı salıncaktan inmedik. Torunlar 3evladından 3güzel şirine ama hepsi ayrı yerlerde. On adım ilerideki çocuk parkına bile yürüyüş yapmak dışında gitmedik.
 
 
Biz dört kuşak dizildik. Anneannem, annem, ben ve kızım.
 
 
Prenses tacımızla gezmelere gittik. Biz görmeyeli ne de güzel parklar yapılmış.
 
 
Kitapçıda 2 saat geçirerek kitaplarımızı seçip bazılarını orada okuduk.

 
Tiwister oynamayı çok sevdik.
 
 
Güzel bir MTA müzesi gezisinde bir sürü ilginçlikler gördük.
 
 
Heyecanlı genç bir çiftin mutluluğuna ortak olduk. Kınalar yaktık elimize.
 
 
Vee yine yolculuk
 
 
 
          Yine bildik yol manzaraları. Hasretlik kolay mı dersiniz? Pozumuzdan halimiz belli mi oluyor nedir?
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...